Temel bir gün kahveye girmiş. Üstü başı yırtıkmış. Ne oldu diye
sormuşlar.
Temel :
- "Kaynanamı gömdük."
Kahvedekiler:
- "İyi de bu halin ne?"
- "Biraz direndi de."
ÇEÇEN-RUS MÜCADELESİ
Rus askerleri dağda bir mağarayı kuşatmış...
Mağaradan bir ses gelmiş:
"-Bir Çeçen 10 Rus'un hakkından gelir..."
Rus komutan, mağaranın içine 10 asker yollamış... Çatışma sesleri duyulmuş ve ardından bu kez yeni bir ses duyulmuş:
"-Bir Çeçen 30 Rus'un hakkından gelir..."
Komutan sinirlenmiş ve 30 asker daha göndermiş...
Yine silahlı çatışma sesleri duyulmuş... Bu defa mağaradan:
"-Bir Çecen 50 Rus'un hakkından gelir" narası duyulmuş...
Komutan iyiden iyiye küplere binmiş ve mağaraya 50 asker daha yollamış...
Silah seslerinin ardından sürünerek gelen kan revan içinde bir Rus askeri görünmüş...
Asker komutana seslenmiş:
"-Sakın gitmeyin... Bu bir pusu... Tuzağa düşürüldük... Mağarada bir değil, tam iki Çeçen var..."
VALİ VE ERZURUMLU
Adamın birisi Erzurum'a vali tayin edilmiş. Gitmiş, görevi devralmış. Halkı ve çevreyi tanımak için çıktığı gezilerin birinde köy halkına sormuş:
- Şimdiye kadar Erzurum'a tayin edilmiş valilerin içinde size en çok hizmet eden hangisiydi?
Köylünün biri cevaben:
- Sizden iki önceki valiydi ; Mehmet Paşa.
- Yaaa, öyle mi, peki size ne gibi hizmetler yaptı?
- Daha Erzurum'a gelirken, yolda Bayburt'ta öldü!
POLİS
Sürücü dikiz aynasında kendisini izleyen polisi görünce kaçabileceğini düşünüp basmış gaza. Ancak polisi
atlatamayacağını anlayınca, pes edip çekmiş kenara. Polis arabasından inmiş.
Bezgin, kızgın ve de küskün bir sesle:
"Bana bak, çok yorgunum, üstelik keyfim de kaçık. Mantıklı bir özür söyle yoksa yaktım çıranı!"
Kısa bir ara ve sürücü:
"Karım geçen ay bir polisle kaçtı. Aynada sizin aracınızı görünce kaçtığı polis, onu bana geri getiriyor sandım..
AZRAİL
Kadının biri, 46 yaşındayken kalp krizi geçiriyor ve
hastaneye kaldırılıyor. Ameliyat masasındayken, ölüme yakın, birden bir
Hayal görüyor.
Azraili görüyor ve soruyor: "Benim saatim geldimi?"
Azrail cevap veriyor:
"Hayır, senin daha 43 sene, 2 ay vede 8 günün var".
Narkozdan uyandığında, estetik yaptırmaya karar veriyor.
Yüzünü gerdirttiriyor, dudaklarını doldurtturuyor vede
Göğünslerini düzelttiriyor.
Kısacası: "Yeniden doğmuş gibi"
Daha uzun bir süre yaşıyacağını bildiği için şimdi, o kadar >>
ameliyatın değdiğini düşünüyor. Son ameliyattan sonra,
hastaneden tamamen yeni bir insan gibi çıkıyor.
Tam karşıdan karşıya geçiyor ki, ambülans çarpıyor. Ölüyor. >>
Cenette Azrail'e soruyor: "40 seneden daha fazla yaşıyacağımı
sanıyordum! Neden o zaman bana o ambülansın çarpmasını sağlayıp,
Beni öldürttün?"
Azrail cevap veriyor:
"Kız, ben seni tanıyamadım..
KULAKSIZ
Adam, korkunç bir kazada kulaklarının ikisini birden kaybetmiştir. Bu alışılmadık durum onu oldukça hassas ve alıngan bir kişi yapmıştır. Kaza sonucu sigorta şirketinden aldığı rekor tazminat, acısını oldukça hafifletmiş ve ona her zaman hayalini kurduğu işini kurma olanağı vermiştir.
Gider ve gelişen, küçük bir bilgisayar şirketini satın alır. Ancak hiç yöneticilik deneyimi olmadığını görür ve birilerini ise almaya karar verir. Üç tane aday seçer ve her biriyle tek tek görüşür. İlk aday oldukça iyidir ve adam onu sevmeye baslar. Derken adaya sorar,
“ Bende alışılmadık bir şey görüyor musun “ Adam yanıtlar,
“Eğer onu kastediyorsanız, kulaklarınız yok. “ Adam üzülmüştür, derhal > adayı odadan kovar.
İkinci aday, birinciden de iyidir. Konuşmanın > devamında adam ayni soruyu ona da sorar,
“ Bende alışılmadık bir durum > görüyor musun “ Aday, “Evet” der, “Kulaklarınız yok! “. Adam üzgün ve kızgın, onu da dışarı atar. Derken sıra üçüncü adaya gelir.
Üçüncü, tümünden de iyidir. Tüm sorulara mükemmel yanıtlar verir. Adam heyecanla sorar, “ Bende, alışılmadık bir durum görüyor musun “ aday, “
Evet, kontakt lens kullanıyorsunuz. “ der. Adam iyice heyecanlanmıştır, “Çok iyi! bu senin zeki biri olduğunu gösterir, nasıl anladın “. “ Basit “ der aday, “ Kulakların yoksa gözlük takamazsın! “
TEMEL FOTOGRAFÇIDA
Temel bir gün fotoğrafını çektirmek istemiş. Fotografcıya; - Ben fotograf çektirmek istiyorum. Lakin vesikaluk olmayacak.
Fotografçı;
- Olur efendim. 24 çarpi 32'ye ne dersiniz?
Temel;
- 768 eder de, hacan punin konimuzla ne alakasi vardur?
PİLOT TEMEL
Temel ile Cemal pilot olmaya karar vermişler. Bu amaçla kursu bitirip diplomalarını almışlar.Ve ilk seferlerini yapmak üzere uçakla havalanmışlar. Inişe geçecekleri sırada Temel, Cemal'e dönüp:
-Şimdi kuleden haber geldi..Bu hava limanının pisti oldukça kısaymış. Bu yüzden tekerlekler yere değer değmez, frenlere sonuna kadar asil ki, pistin dışına çıkmayalım, demiş.
Az sonra inişe geçmişler. Tekerlekler yere değer değmez, Cemal frenlere asılmış.Uçak kıl payı pistten çıkmadan durmuş.Temel alnındaki terleri silerken Cemal'e dönüp :
- Bu ne biçim pist? 50 metrelik yerde uçak durur mu?
Cemal başını iki yana sallayıp cevaplamış:
- Haklısın Temel..Bir de su yanlara baksana..Eni de en az 10 km.var....
KANCA
Bir liman barında bir denizci ve bir korsan sohbet etmekte ve karşılıklı maceralarını anlatmaktadırlar. Korsanın tahta bacağını, elindeki kancayı ve bir gözünü kapatan bandı farkeden denizci sorar:
"Eee, bacağını nasıl kaybettin?"
Korsan anlatır: "Denizin ortasında firtınaya yakalanmıştık. Dev bir dalga beni güverteden aldı götürdü. Adamlarım beni gemiye çekerken bir grup köpek balığı ortaya çıiktı ve aralarından biri bacağımı koparıverdi.."
"Korkunç..." diye sızlandı denizci. "Peki o kanca nedir?"
"Aaa...," diye devam etti korsan, "bir ticaret gemisine borda etmiştik, tabancalar patlıyordu, kılıçlar şakırdıyordu. O kargaşada elim koptu gitti... Kimin yaptığını göremedim bile.." "Aman Tanrım.. Dehşet verici bir şey bu....
Peki gözünün üstündeki bant nedir?"
"Bir martı geldi ve gözümün üstüne pisledi..." diye cevap verir korsan.
"Yani gözünü bir kus pisliği mi kör etti?" diye merakla sorar denizci..
"Ama nasıl olur?"
Korsan gayet sakin anlatır:
"Kancayı taktıkları ilk gündü, tamam mi?"
KOLA MAKINASI
Temel ile Dursun Amerika’ya gitmişler. Hava alanında dursun çantalarla ilgilenirken Temel de etrafı geziniyormuş. Bakmış bir kola makınası, başlamış para atmaya. Bu sırada işi biten Dursun bir bakmış ki Temel kola makinesine para atıp kola alıyor. Etrafında yüzlerce kola kutusu. Hemen koşmuş yanına.
"Na'pıyosun!!" demeye kalmamış, Temel basmıs cevabi:
-"Karışma bugün şansım çok iyi."
TEK BEN MİYİM?
Manevra varmış. İsa elde tüfek yerde yatıyormuş. Komutan gelip sormuş :
-Düşman önden gelirse ne yaparsın? İsa cevaplamış.
Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan.
İsa bunları da cevaplamış.
Komutan en sonunda :
-Ya düşman tepeden gelirse? deyince. İsa sitemkar bir şekilde...
-Bu memleketin tek askeri ben miyim komutanım?
TOP ATIŞI
Temel Istanbul’a gelmiş, yürüyormuş. Bu arada 5 dakikada bir top atışları duyulmaktaymış. Merak edip sormuş. "Hemşerim bu top atışları neyin nesi?" diye.
Kraliçe Elizabeth’ in gelmesi sebebiyle top atışı yapıldığı anlatılmış.
Aradan yarim saat geçmiş ve top atışları halen sürmekteymiş. Temel yine sormuş bir başkasına;
"Bu top atışları neden?" diye. Ayni cevabi alınca söylenmiş:
"Ulan, yarim saattir bir kariyi vuramadilar, be!"
FURDUK ONİ
- Babam öldü, demiş Temel.
ilyas sormuş:
- Neden öldü?
- Apartmanın sekizinci katinin balkonundan düştü.
- Eyvah parçalandi mi?
- Yok, girişteki bakkalin tentesine düşünce oradan havalanip karşi apartmana yöneldi.
- Apartmana mi çarpti, nasil oldu?
- Yok, karsi apartmanin balkonunda çamaşırlar asili idi. Çamaşir ipine vurup fabrikanin bahçesine düştü.
- Orada mi öldü?
- Yok, fabrika çelik yay fabrikasi, bahçedeki yaylarin üzerine düsüp havalandi yeniden...
- Peki sonra?
- Sonrasi ne? Baktik ki yere inmiyor, biz de furduk onu...
NEREDESİN?
Kore'de Türk Tugayı'ndan iki asker biraz gezmek için firar ederler.
Şehirde bir aşağı bir yukarı dolaşırken inzibat subayı bunları yakalar ve sorar:
-Hani sizin izin kağıtlarınız?...
Erler subayı atlatırız umuduyla :
-Biz Amerikalıyız...diye cevap verirler. Subay durumu anlar ama hiç bozuntuya vermez :
-Amerika'nın neresindensiniz? diye sorunca :
-İçindenik kumandanim!...diye yanıt verirler.
ALIK TUTUYORUM
Deli duvara oturmuş. Elindeki oltanın ucu sokağa sarkmış....
Yoldan geçen soruyor;
- Orada balık mi tutuyorsun sen?
- Hayır alık tutuyorum.
- Tutabildin mi bari ?
- Çook ... Seninle 23 oldu.
HAKSIZLIK
Öğretmen, iki öğrencisine kızar ve yüzer kez isimlerini yazmalarını söyler.
Öğrencilerden biri itiraz eder:
-Ama haksızlık bu.
-Neden haksızlıkmış?
-Onun adı Ali, benimki ise Hasan Hüseyin...
Bir savas gemisi karanlik ve sisli bir gecede yol aliyormus. Derken kaptan koskundeki komutan tam karsida ve uzakta uzerlerine dogru gelen bir isik farketmis. Hemen karsi tarafa sinyal gondererek su mesaji gecmis:-'Derhal rotanizi 30 derece doguya cevirriniz'Karsindan aninda cevap gelmis: 'Sen rotani 30 derece batiya cevir!' Komutan sasirmis, biraz da sinirlenmis, mesaji tekrarlamis:-'Rotani derhal 30 derece doguya cevir, emrediyorum!'Karsidan cevap:-'Asil sen rotani 30 derece batiya cevirreceksin!'Komutan ofkeden kuplere binmis, bir mesaj daha yollamis-'Ben 30 yillik kaptanim, sana son kez emrediyorum, rotani 30 derece batiya cevir!'Cevap:-'Sen 30 senelik kaptansan ben de 20 senelik denizciyim, sen rotani 30 derece doguya cevir'Komutan, o kadar sinirlenmis ki, hemen murettebata butun toplari atese hazir hale getirmelerini emretmis ve son kez bir mesaj gondermis:-'Burasi bir savas gemisi, derhal rotanii 30 derece batiya cevirmezsen atese baslayacagiz'Karsidan cevap gelmis: -'Burasi da bir deniz feneri.. Sen rotani bir an once 30 derece doguya cevirmezsen birazdan kayalara ca
rpacaksin'
İçki Öldürür |
|
Albay askerlerin içki içmelerine engel olmak için kantinin duvarına bir yazı asmıştır.Yazıda :
-İçki öldürür, diye yazıyordur.
Ertesi gün oradan geçen albay ne görsün?Biri yazının altına şunları ilave etmemiş mi :
-Askerler ölmez!
|
|